DİHA BASKINI, AKP FAŞİZMİNİN HALK DÜŞMANI YÜZÜDÜR
Basın emekçileri, halkımız;
Dicle Haber Ajansı 28 Eylül akşamı Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polisler tarafından basıldı. Merkez Kayapınar İlçesi’nde bulunan merkez bürosuna yapılan baskında 32 gazeteci gözaltına alındı. Dicle Haber Ajansı, Azadiya Welat, Aram Yayınevi ve KURDÎ-DER’in bulunduğu binaya giren polisin elinde arama izni dahi yok. AKP faşizmi göstermelik demokrasiyi de rafa kaldırmış anlaşılan.
DİHA’nın katil polisler tarafından basıldığı esnada Başbakan Ahmet Davutoğlu New York’taki Birleşmiş Milletler toplantısında nutuk atıyordu:
“Türkiye demokratik bir ülkedir. Gazeteciler faaliyetlerini yürütebilirler, bunun sınırı ve kısıtlaması yoktur. Ama eğer gazetecilikle ilgili olmayan bazı faaliyetler olursa veya bazı terörist propagandalara ait olunursa buna karşı davranırız. Terörizmle mücadele terör örgütlerinin propagandasına müsamaha edemeyiz. Gazetecilik bu değildir. Bazı gazeteciler açık bir şekilde bu propagandayı yapmıştı. Ama gazetecilik faaliyetleriyle ilgili bir kısıtlama kesinlikle yoktur.”
Gazetecilik faaliyeti nedir peki Ahmet Davutoğlu? İktidar yalakalığı yapmak mı? Yargı önüne dahi çıkmamış devrimciler hakkında komplo teorileri üretmek, senaryolar yazmak mı mesela? Hapishanelerde tecrite karşı direnen tutsaklar bir bir ölüm oruçlarında hayatlarını yitirirken “yiyorlar” diye haber yapmak mıdır gazetecilik. Devlet Cizre’de 35 günlük kundakta bebeleri öldürürken “terör örgütü 9 yaşında çocuğu öldürdü” diye haber yapmak mıdır yoksa gazetecilik? Ya da elinde makinayla Layla’ların, Reyna’ların kapısında pusuya yatıp paparazilik yapan sapıkların işi midir gazetecilik? Her gün gazete köşelerinde “köşe yazarı” sıfatıyla, dün ne yediğini, nereyi gezdiğini yazıp bedavadan para kazanmak, gününü gün etmek midir gazetecilik mesleği?
Halkı aptal yerine koyamazsınız. Sizin gazetecilikten anladığınız iktidarın borazanlığını yapmaktır. Siz, gazetecilik ahlakını, mesleğin etik değerlerini taşımayan medya patronlarını bile, çıkarınıza ters düştüğü anda harcarsınız. Bırakın terör demagojisini. Ayaklar altına aldığınız, halk düşmanı politikalarınıza ortak ettiğiniz gazetecilik mesleğinin onurunu devrimciler taşıyor on yıllardır bu ülkede.
Baskınlarınız, yasadışılıklarınız halkın sesini kesemez. Halkın yüreğine baskın düzenleyemezsiniz. Halkın beynine baskın düzenleyemezsiniz. Gerçekleri tutuklayamazsınız. Gerçekler sadedir, yalındır, hayatın içindedir, en iyi halk bilir o gerçekleri ve ulaştırır dilden dile, mahalleden mahalleye, şehirden şehire.
Gözaltına alınan DİHA çalışanlarına geçmiş olsun diliyoruz.
KAHROLSUN FAŞİZM YAŞASIN MÜCADELEMİZ!
HALK CEPHESİ