Suruç’ta şehit düşenlerin cenazeleri bir bir memleketlerine gönderilirken, Gazi’ye gelen üç SGDF’linin cenazeleri de 22 Temmuz günü Gazi Mezarlığına on binlerce insanın katılımıyla defnedildi.
İsmet Şeker ve Cemil Yıldız’ın cenazeleri bir gün öncesinden Gazi Cemevi’ne getirilmişti. 16.30’da Duygu Tuna’nın cenazesinin gelişiyle onbinlerin katıldığı yürüyüş başladı. Gazi mahallesinin tüm esnafları kepenklerini kapatırken mahallenin devrimci, ilerici, demokrat kesimleri de cenaze yürüyüşüne katıldı. ESP, HDP, Halkevleri, Halk Cephesi, EMEP, PSAKD, Partizan, SDP, İHD, TÖP-G, DHF, SODAP, SDP, Alınteri… olmak üzere hemen hemen tüm sol örgütler pankartlarıyla kitlesel katılım gösterdiler.
Yürüyüş öncelikle sloganlarla Cemevine kadar sürdü. Yol boyunca 32 şehidin isimleri okunarak ölümsüzlüklerini binler haykırdı. Yol boyunca Kürtçe “Şehit Namırın” sloganları da atıldı. Cemevinde cenaze merasimi sürerken hala yürüyüş devam ediyordu. Dini törenin ardından üç şehidin naaşı mezarlığa doğru yol aldı. Halk Cepheliler, katil polislerin barınağı olan karakolun önünden geçerken “İbrahim Çuhadar Ölümsüzdür” sloganlarıyla yürüdüler. Karakolun katliamcı polisleri önceki gün Cephe Milislerinin taradığı inlerine saklanmış bekliyordu. Yürüyüş boyunca havadan polis helikopterlerinin uçmasına karşı yürüyüşe katılanlar sık sık sloganlar attı.
Cenazeler öncelikle ağıtlarla defnedildi. Duygu Tuna’nın özellikle kadın yoldaşları mezarına toprak attılar. Defin işlemi bittikten sonra tüm devrim şehitleri için saygı duruşuna geçildi. Saygı duruşunun ardından SGDF, ESP ve HDP ve SYKP adına söz alanlar konuşma yaptılar. Yapılan katliamın Kobane’de yaratılan özgürlük savaşına ve kadınların mücadelesine yönelik bir saldırı olduğunu, şehitleri unutmayacaklarını vurguladılar. Duygu Tuna’nın küçük yeğenine de söz verildi.
Cenazedeki konuşmaların ardından topluca Cemevine gidilerek şehitler için verilen yemek yenildi.