Halk Cephesi olarak uzun zamandır yürüttüğümüz adalet kampanyamızın yeni bir aşamasındayız. AKP faşizminin her şeye saldırdığı bu süreçte adalet isteğimizi muhataplarına duyurmak için Ankara’ya yürüme kararı aldık.
Günay Özarslan 15 kurşunla infaz edildi. Savcı dosyaya takipsizlik kararı verdi.
Dilek Doğan ailesinin gözleri önünde katledildi. Polis üzerindeki giysileri çalmak için hastaneye gidişini geciktirdi.
Yürüyüş dergisi dağıtırken vurulup sakat bırakılan Ferhat Gerçek’in kanlı gömleği kayıp…
Devlet beslemesi uyuşturucu çeteleri tarafından vurulan Hasan Ferit Gedik’in kanlı gömleği kayıp…
Günay’ın, Dilek’in kanlı gömlekleri kayıp…
Ve Kürdistan’da katliam var.
Kan gövdeyi götürüyor bir yandan, yaprak kıpırdamıyor bir yandan… İşte böylesi bir süreçte son olarak dergi dağıtan arkadaşlarımız işkenceyle gözaltına alındı ve 7 arkadaşımız keyfi olarak tutuklandı. Onların haksızca tutsak edilmesinin verdiği öfkeyi de öfkemize katıp düştük yola.
23 Aralık Çarşamba günü, daha yeni toplanmış ve açıklama yerine yürürken polis tarafından çembere alındık. Çemberi daraltıp kalkanlarla etrafımızı sardılar. 17 kişi işkenceyle gözaltına alındık. Vatan Emniyette Güvenlik Şubeye götürüldük. Gözaltına alındığımız sırada Kartal Meydanındaki halk polise tepki gösterdi.
24 Aralık’ta akşam saatlerinde Kartal Adliyesinden bırakıldık. Çıkar çıkmaz yeniden yürüyeceğimizi ilan ettik.
25 Aralık’ta saat 14.00’te bir kez daha Kartal Meydanına geldik. Adalet için yürüyüşte 2. kez gözaltına alındık. Bizi gözaltına alırken halk polisi protesto etti. Götürdükleri hastanede personel ve halk bizleri alkışlayarak desteğini gösterdi. Bu kez 9 kişiydik. Saat 20.00 sıralarında bırakıldık.
Ve bir kez daha ilan ediyoruz. Yine yürüyeceğiz.
Adalet yürüyüşümüzü baskılarla, saldırılarla, gözaltına alarak engelleyemezler. Adalet için Ankara’ya yürüyeceğiz!