Açıklama No: 533
Tarih: 24.02.2017
POLİS KOMPLO ÜRETİYOR, YANDAŞ BASIN HİKÂYELEŞTİRİYOR,
SAVCI VE HÂKİMLER TUTUKLUYOR!
BU İŞBÖLÜMÜNÜ TANIYORUZ
23.02.2017 tarihinde gece saat:02.00 sıralarında aralarında müvekkillerimizin de bulunduğu kişilerin evleri basıldı. Ev baskınlarının yaşandığı gecenin sabahı basında, arama ve gözaltı işlemlerinin DHKP-C örgütüne yönelik olarak gerçekleştirildiği yazılmaya başlandı.
Bugün itibariyle ise özellikle “havuz medyası” olarak nitelendirilen ve bire bir AKP’nin talimatlarıyla haber üreten gazeteler ve internet sitelerinde, söz konusu soruşturmanın “DHKP-C’ nin REFERANDUM TİMİNE” yönelik olarak gerçekleştirildiği şeklinde haberler geçti. Yeni Akit ve Akşam gazetelerinde “DHKP-C’nin referandum timi çökertildi”, “DHKP-C’nin tetikçileri yakalandı!” şeklinde haberler yayınlandı.
Öncelikle, İstanbul Adliyesi Örgütlü Suçlar Savcılığı Bürosu’nun yönetmiş olduğu söz konusu soruşturma, savcılığın talimatıyla gizli olarak yürütülmektedir. Dosyalara kısıtlama kararı konularak, avukatların dosyaya erişimi engellenmektedir. Gizli yürütülen ve kısıtlama kararı verilen, avukatın dahi belgelere ulaşamadığı ve soruşturmanın devam ettiği bir anda söz konusu gazetelerde yayınlanan bu haberler hangi belgeye, bulguya veya delile dayanmaktadır? Olmadığını biliyoruz fakat gerçekten herhangi bir bulgu varsa bunu gazetelere hangi savcı ya da polis memuru vermiştir?
Biz bu “soruşturma yöntemini” yakından tanıyoruz. Önce insanları basit şüpheye dayanarak gözaltına al, sonra delil üretmeye çalış, siyasi durumun ihtiyacına göre hikâyeler yazıp haber yaptır ve bu haberlere dayanarak insanları tutukla.
Siyasi şube polisleri, şefleri olan Fetullahçı abilerinden öğrendikleri bu soruşturma tekniklerini aynen uygulamaya devam etmektedirler. Fetullahçı polisler ve savcılar aynı yöntemleri uygulayarak binlerce insanı tutukladılar, halktan insanların ölümlerine sebep oldular. Yargının Fetullahçılar tarafından kontrol edildiği iddia edilen dönemde de mahkeme kararları hâkimlerden önce Fethullahçıların gazetelerinde açıklanıyordu.
İkinci bir yorum ile dünden bu güne kullanılan bu yöntemler Fetullahçı cemaate özgü değildi ve AKP dün Fethullahçıları, bugün de sağdan soldan devşirip yetiştirmeye çalıştığı karma ekibi kullanıyor. Ama akıl hep aynı; Polis, basın, yargı aynı telden çalıyor. Şimdi bu haberlerle ilgili tekzip yapsanız suç duyurusunda bulunsanız yargı onları koruyacaktır.
Gerçekte ise müvekkilimiz olan kişiler halktan insanlardır. Kanser hastalığıyla mücadele eden bir kişi, öğrenci, esnaf insanlar gözaltına alınmışlardır. Müvekkillerimizin “referandumu kana bulayacak bir tim” ya da “tetikçi” oldukları açıkça yalandır. İlgili basın kuruluşlarının yayınladığı haberlerde, polis baskını yapılan yerlerin hücre evleri olduğu söylenmektedir. Bu da açıkça yalandır. Yaygaracı basın söylesin bakalım basılan evlerden hangisi hücre evi? Kim tetikçi? Kaynağına güveniyorlarsa söylesinler bu bilgileri nerden alıyorlar? Yalanın kaynağı neresidir bilemeyiz ama onlara bu gücü yargının verdiği kesindir. Biz söyleyelim müvekkillerimizin tamamı yıllardır yaşadıkları aile evlerinden gecenin bir yarısı gözaltına alınmışlardır.
AKP’nin siyasi polisi siyasi ve fiziksel başarısızlıklarını, bir zafer hikâyesiyle kapatmaya çalışmaktadır. Halktan insanlar gözaltına alınıp, komplo haberler uydurularak, bu saldırı ve sıradan olay büyük bir polisiye başarıya çevrilmeye çalışılmaktadır. Gerçekte olan halktan insanların halkı sindirmek için gözaltına alınmasıdır. Yapılan haberler sonucunda “silahlı bir örgüte büyük bir darbe indirilmiştir“ algısı kalsın yeterli görülmektedir. Böylece başarı hikâyeleri çoğalacak ve IŞID’cilerin katliamlarını önleyememelerinin hezimeti küçük görünecek zannediyorlar. Bir taraftan da referandumu ve referandumdan çıkan sonucun değerini arttırmaya çalışıyorlar.
DHKP/ C referandumunuzu önemsiyor mu bilemeyiz ama halkın gündemine zorla referandum sokmaya çalıştığınız kesin. Ülke siyasetinin ve devlet yapısının referandum ile değişmeyeceği de kesindir.
Komplo yapmak, yalan haberler üretmek ciddi bir çöküş belirtisi ve sonun habercisidir. Bir kurumdaki yozlaşma ve çürümenin en büyük göstergeleridir. Komplo yapmaktan derhal vazgeçin! Şimdi ki zamanı kurtarmak ve iyi polis olmak için hazırlanan komplolar gelecekte başınıza büyük belalar açacaktır. Yalanlar ve komplolar, gerçekleri ortadan kaldıramaz ve çürümüş bir iktidarı uzun süre yaşatamaz.
Komplo, gözaltı ve tutuklama terörüne karşı adalet mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz! Komplocuları, gözaltı ve tutuklama terörüyle halkı sindirmeye çalışanları teşhir edeceğiz ve peşlerini bırakmayacağız!
HALKIN HUKUK BÜROSU