Tecavüzcüler, Hırsızlar, Kara Para Aklayanlar, Oluk Oluk Kan Akıtacağız Diyenler, Uyuşturucu Çeteleri, ”Öfkeli Çocuklar” olarak adlandırılan IŞİD’li katiller sokakta!
Eskişehir’de Gezi Parkı eylemleri sırasında bir sokakta dövülerek katledilen 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz davasının Kayseri’de görülen duruşmasında mahkeme; fırıncılık yapan sanık Ebubekir Harlar’a 6 yıl 8 ay, tutuksuz polis Hüseyin Engin’e ise 7 ay 15 gün ceza verilmesine hükmetti.
Mahkeme, Engin’e kasten basit yaralama suçundan ceza verirken, bu cezayı kamu görevlisi olarak sahip olduğu nüfusu kötüye kullanma ve saldırıyı “silahtan sayılan cop ile” gerçekleştirmekten 9 aya çıkardı.
Ancak bu cezaların sanığın “geleceği üzerindeki olası etkileri dikkate alınarak” 7 ay 15 güne düşürülmesine karar verdi.
Mahkeme cezanın hükmünün açıklanmasını da ertelemeye karar verdi. Bu sayede sanık 5 yıl içinde benzer bir suç işlememesi halinde ceza almamış olacak.
Yakın zaman önce Kemal Kurkut, 21 Mart Newroz kutlamalarına katılmak için Malatya’dan yola çıkarak gittiği Diyarbakır NEWROZ alanındaki 4 numaralı giriş kapısında arama yapıldıktan sonra üstünde kıyafet olmadığı görülmesine rağmen ”Canlı Bomba” kılıfıyla katledilerek alenen infaz edilmiş, soruşturmasına gizlilik kararı getirilmiş ve akabinde Kurkut’u katledenlerin tutuklanması talebine itiraz edilmişti. Bunun ardından sadece Kurkut’u katleden polislerin açığa alınmasına karar verilmişti.
Bunula ilgili DİHABER’den Nuri Akman’ın haberinde:
”Kurkut’un Diyarbakır’da yaşayan abisi Ferhat Kurkut, halen olayın şokunda. Esnafların anlatımıyla paralel bilgiler paylaşan Kurkut, giriş kapısı yönüne doğru koşan kardeşinin arkasından
2 ya da 3 polis kovalarken, bunu gören giriş kapısı tarafındaki
yaklaşık 50 polisin kardeşine yöneldiğini söyledi.
Giriş kapısı tarafında duran polislerin silah doğrultması üzerine kardeşinin durduğunu ve “üzerimde bir şey yok” dediğini belirten
Kurkut, polislerin üzerindeki çanta ve elbiseleri çıkarmasını istemesi üzerine kardeşinin tartışmaya girdiğini, ancak söyleneni de yaptığını anlattı. Kardeşinin üzerinde sadece atletiyle kaldığını, yürüyerek polise yaklaştığını öğrendiklerini anlatan ağabey Kurkut,
‘Polis kardeşimden atletini de çıkarmasını isteyince, bize olayı anlatanların dediğine göre, “Ne var ne, üzerimde ne var?” diye bağırıyor ve atletini çıkarıp atıyor. Bu esnada da sinir krizi geçirdiği için polise bağırıp, çağırıyor ve koşuyor. Zaten ardından bu olay yaşandı” dedi.(Dihaber, 23 Mart 2017)
Malatyalı yoksul bir ailenin çocuğu olan Kemal, İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü öğrencisiydi. 10 Ekim 2015’te Ankara Gar Katliamı sırasında barış istemek için oradadır.
Ailesi; katliamdan sağ kurtulmasına rağmen, üzerine yağan et parçalarını ve üzerine sıçrayan kanı unutamadığını söylüyor.
İçe kapandığını ve sık sık “İç savaş çıkacak, herkes ölecek. Ben artık insanların ölümüne dayanamıyorum” dediğini anlatıyor.
Gezi Parkı eylemleri sırasında evinden ekmek almaya giderken başına isabet eden gaz kapsülü nedeniyle 269 gün komada kaldıktan sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan davasında ilk duruşma ise 6 Nisan’da Çağlayan Adliyesi’nde görülecek. Halk çocuklarını infaz edenlerin ellerini kollarını sallayarak rahatça gezmesini istemiyoruz!
Katledilen tüm halk çocukları için bir ceza istiyoruz!
OKMEYDANI HALK MECLİSİ