Direnişin 118, Açlık Grevinin 58. Günü
Saat 07.30’da kalktık, nabız ve tansiyonlarımızı ölçtük. Sıcak içeceklerimizi içtikten sonra güne başladık. Arkadaşlar derneği temizliyor, biz de TV’de haberleri izliyoruz.
Gün içerisinde Linz, Hamburg, Belçika ve Düsseldorf’tan arıyorlar. İnnsbruck’tan arkadaşlar eylemden arayıp sloganlarını dinlettiler. Türkiye’den dostlarımız arayıp, yanımızda olduklarını söylüyorlar.
Bugün Viyana’dan bir arkadaş bir günlük destek açlık grevi için gelip gece de bizimle kalıyor.
Belçika’dan arayıp, direnişimize destek için yolda olduklarını, sabah yanımızda olacaklarını söylüyorlar.
Akşam Metris Belgeselini coşkuyla izliyoruz. Bir yanda teslimiyet, diğer yanda direniş. 12 Eylül karanlığında Metris’te direnen tutsaklar tüm Türkiye halkları için umut oldu. Bizler onlardan öğrendiğimiz yolda yürüyoruz. Kısa bir değerlendirmeden sonra tansiyon ve nabız ölçümlerini yapıp uykuya dalıyoruz.
Direnişin 119, Açlık Grevinin 59. Günü;
Sabah erken saatlerde Belçika ve Almanya’dan direnişimize destek için 3 kişi geldi, hemen açlık grevine başlıyorlar. Bugün Türkiye’den de üst üste arayanlar oluyor. Mersin’den bir ablamız arayıp desteklerini sunuyorlar.
Düsseldorf ve Berlin’den eylemden arayıp slogan seslerini dinletiyorlar. Böyle böyle, emekle örerek kazanacağız. Graz’dan iki ablamız sağlık durumumuzu, ihtiyaçlarımızı sorup, endişelerini belirtiyorlar. Endişe etmelerini gerektirecek bir şey olmadığını söylüyor, kazanacağımızı tekrarlıyoruz. Her gün iş çıkışı ziyaretimize gelen Viyana’dan ailelerimiz arayıp, bugün uğrayamayacaklarını; ama bir ihtiyacımız varsa hemen getireceklerini söylüyorlar. Ailelerimiz emeği çok büyük gerçekten…
Gün boyu ziyaretçilerimizin biri gidip biri geliyor. Çaylarımızı yudumluyor, süreci anlatıyoruz. Akşam saat 16.00’da Yol TV’deki programı ziyaretçilerimizle birlikte izliyoruz. Daha sonra şarkı-türkülerle devam ediyor sohbetimiz.
Akşam saatlerinde İçişleri Bakanlığına girilerek, bizim için pankart açıldığı haberi geliyor. İnsanlarımız dört bir yandan direnişimizi sahipleniyorlar.
Belçika Halk Cephesi’nin dayanışma mesajı ulaşıyor;
“Bir yerde biz varsak orada Ekmek ve Adalet kavgası da vardır.
Bizim olduğumuz yer neresi olursa olsun içeride, dışarıda, gurbette, sılada hiç farketmez; mücadele edilir. Haklının sesi duyulur. Halkların umudu yaşar, yaşatılır.
Ekmek ve Adalet için kavga edilir yani. Ve Ekmek ve Adalet için bedel ödenir. Bedel ödenmeden Ekmek ve Adalet kavgası verilmez. Bu bedeli biz ödedik, ödüyoruz.
Yaşadığımız gurbet ellerinde de artık, faşizm koşullarında başvurduğumuz mücadele yöntemlerine başvuruyoruz. Bedenlerimizi açlığa yatırıyoruz. Adalet için! Haksızlığa hiçbir yerde boyun eğmiyor.
‘Adam Olmuyoruz!’
Bizi her yola getirmeye çalıştıklarında, suratlarına tokat oluyor direnişlerimiz.
Direniş geleneğini sürdürüyoruz her yerde. Selam olsun baş eğmeyen, geleneğimizi sürdüren Evin’imize, selam olsun. Ziyaretimiz güç katsın direnişine, direnişimize. Evin’imiz seni çok seviyoruz. Senin teslim olacağını zannedenler baştan yenilmiştir.
ZAFERİN ZAFERİMİZ OLSUN!
BELÇİKA HALK CEPHESİ”
Suriye’den de direnişimizi selamlayan mesaj alıyoruz;
“Sevgili Evin, Suriye’nin kalbinden ve yoldaşlarımın yanından halk sevgisiyle çarpan yüreğimle saygılarımı sunuyorum. Direnişini, fedakarlıklarını unutmuyor, derinden hissediyor, takdir ediyor, seni tüm vefa duygularımla destekliyorum. Ve ancak senin gibi saf ve temiz insanlar, onuru ve şerefi katık edip açlıkla zulme karşı direnebilir. Direnişin ve devrimci kişiliğin karşısında saygıyla eğiliyor, takdir ediyorum. Direnişinle, özgürlük için harcadığın onurlu çabanla yoldaşlarımızın ve bizim başımızı göğe erdiriyorsun. Senin günlerce açlığın, bizim bir ömür boyu doymamız içindir. 58 gün süren direnişini unutmayacağız, halkın yüreğinde bir yıldızsın. Zaferi kazanacağına inanıyorum. Çünkü kanla, bedellerle yarattığımız bir kültüre sahipsin. Karanlıktan korkma; çünkü sen zulmün karşısında meşalesin…. Suriye’den selam ve sevgilerimizi yolluyor, sizi kucaklıyoruz. Suriyeli B. D. ”
Aldığımız mesajlar onurlandırıyor bizi. Bu direniş, vatanından zorla göç ettirilen, emperyalizmin zulmüne uğrayan herkesindir demiştik. Direniş arındırır, birleştirir, örgütler… Biliyoruz ki, mütevazı direnişimiz dünyanın başka yerlerinde baskıya uğrayanlarca sahipleniliyor. Kazanacağız, birlikte direniyoruz, birlikte kazanacağız!