Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Halk Düşmanlığında Sınır Tanımıyor. Cizre’de “Teröristlerin” Cenazeleri Sivil Kayıp Gibi Gösteriliyormuş.
Cizre’de 8 gün süren sokağa çıkma yasağında Cizre’de yaşayan halkımız katledildi. Açıkça kitlesel katliam hedeflenmişti. Çatılara mevizelenen keskin nişancıların atışlarında kadın – erkek, genç – yaşlı – çocuk ayırımı yapılmadan 23 insanımız katledildi.
AKP açıkça Kürt halkına yapılan katliamı sahiplendi. Başbakan Davutoğlu “olaylarda 1 sivil öldü” dedi. Davutoğlu bunu derken katledilenlerden 19’unun cenaze töreni yapılıyordu.
Şimdi de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan koroya katıldı. Diyor ki; “Terör örgütünün bayrağının sarıldığı o terörist cesetlerini sivil vatandaşmış gibi göstermek suretiyle bunu sosyal medyada bakıyorsunuz bütün dünyaya yansıtıyorlar” .
CİZRE’DE KATLEDİLENLER HALKTIR.
Cizre’de 23 kişi katledildi. Ekmek almaya giden, çatıda yatan Kürt Halkımız katledildi. Gelin kaynana birbirine sarılarark katledildi. İnsanlar evlerinden çıkamadılar.
32 günlük bebek ambulans gelmediği için katledildi. Cenazesi dondurucuda bekletildi. Gençler katledildi, cenazeleri dondurucuda bekletildi. Böyle bir acıyı anlatmak mümkün mü? Çocuğunuz katledilmiş, cenazesini gömemiyorsunuz bile… Dondurucuda bekletiyorsunuz. Bu acı halkımızın bilincinden silinmeyecek ve sonunuz olacak.
Gelin – Kaynana ardı ardına vuruldular. Ekmek almaya giden gençler kapının önünde katledildiler. Yaşlı bir amca “bana bir şey yapmazlar” dedi, ekmek almaya gitti ve katledildi.
Polisler günlerce halka “hepiniz ermenisiniz” diyerek küfür etti. Açık ki Cumhurbaşkanları Erdoğan’dan öğrenmişler.
Bunlar mı terörist? Açıklayın? Elinizdeki ne kadar kanıt varsa gösterin.
Terörün bilimsel bir tanımı var; “Yıldırma, cana kıyma ve malı yakıp yıkma, korkutma, tehdiş” .
Cizre’ye bakın; kim halkı yıldırıyor? Kim cana ve mala kıyıyor? Kim korkutuyor? Tehdiş uyguluyor? Kim?
Asıl teröristler halkı katledenlerdir, birbirine düşürmeye çalışanlardır. Halkımız meşru direnme hakkını kullanmaktadır. Gerek Ulusal mevzuatta ve gerekse Uluslararası mevzuatlarda bile DİRENME HAKKI tanımlanmıştır. Bu halkların mücadelesiyle kazanılmıştır. Direnme hakkı halkın hakkıdır. Ne zaman, nasıl kullanacağına halkımız karar verir.
Aslında Başbakan ve Cumhurbaşkanının açıklamaları tüm halkı terörist olarak gördüklerinin itirafıdır. 70 yaşında babalar, 32 günlük bebekler hepsi teröristtir ve katli vaciptir.
Başbakan, Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanlığı sözcüsü aynı açıklamaları yaptılar. Cizre’de tüm Kürt halkımız suçludur ve katledilmeleri gerekir! Polise, askere açık destek verdiler. İstediğiniz kadar katliam yapın dediler. Bugüne kadar katlettikleriniz yetmez daha da katledin dediler. Yasalar umurumuzda değil. Gerekirse yasaları da değiştiririz dediler. Şimdi yapılan da budur.
Bir halk genci – yaşlısı, kadını – erkeği katledilmiş. Cenazeler suçlanıyor. Katledilenlerin aileleri cenazeleriyle günlerce aynı odada kalmışlar, aileler suçlanıyor.
Bu halk düşmanlığının açık itirafıdır.
Bu yeni katliamların yapılacağının itirafıdır.
Bu halkın meşru DİRENME HAKKINI istediği zaman kullanabileceğinin ilanıdır.
Zulmün sahiplerine tarihi hatırlatmak isteriz; zulüm sonsuza kadar sürmemiştir. Hiçbir zalim sonsuza kadar zulüm yapamamıştır. Halk en yoğun baskının yaşandığı koşullarda bile direnme yollarını bulmuş ve direnmiştir.
Gerçek güçlüdür. En karanlık anda bile yolunu aydınlatır. Hiçbir yalan, demogoji gerçeğin üstünü örtemez. Nitekim örtemiyor. Cenazelerimiz gerçeği harkırıyor, BİZ KATLEDİLDİK. HALK KATLEDİLDİ.
Sorulması gereken hesaplara bir tanesi daha eklendi. Ve halkımız yapılan katliamları da, kendisini katledenleri de unutmayacaktır.
Yine hatırlatmak isteriz tarih yalan – dolanla değil kanla yazılıyor. HALKIN DÖKÜLEN KANI TARİHİ YAZIYOR. 16.9.2015
AMED HALKIN HUKUK BÜROSU
AMED HALKIN HUKUK BÜROSU
Muradiye Mah. Gürsel Cad.
Kaynarca Apt. No:51/5
BAĞLAR / DİYARBAKIR
Tel: 0.412.235 99 49