Oya Baydak’ın Direnişini Fiili Olarak Bitirtme (!) Kararı Aldı.
DISK Başkanlar Kurulu Direnen İşçi Oya Baydak Ve Devrimcileri Yeniden Saldırmaya Ve Linç Etmeye Hazırlanıyor.
Oya Baydak 2 ayı aşkın süredir DİSK Genel Merkezi önünde direniyor. Genel – İş tarafından keyfi olarak işten atılan Oya Baydak İşi, Onuru için direniyor. Patron sendikacılarının işçi düşmanı yüzlerini teşhir etmek için direniyor.
Bu yüzden de işçi düşmanı patron sendikacılarının saldırılarına uğruyor. Son olarak DİSK binası önünde linç saldırısına uğramıştı. Oya Baydak ve yanında bulunan devrimciler Kani Beko, Remzi Çalışkan, Arzu Çerkezoğlu tarafından örgütlenen linç saldırısına uğradılar. Devrimciler sorumlu davrandılar ve sadece kendilerini korumaya çalıştılar. Bu nedenle sadece devrimciler yaralandı. Bu saldırı sonucu bir devrimci ameliyat oldu.
Linç kültürü halk düşmanlarınındır. Halk düşmanlarının çözümüdür. Yukarıda saydığımız sendakicılar linççidir.
Sorunun çözümü basittir. Işçileri satan, işçisini işten atan, direnen işçiye – devrimcilere linç saldırısı örgütleyen patron sendikacıları istifa edecekler. Halka ve işçilere hesap verecekler. Onlar işçilerin haklarını savunamazlar. Işçilerin haklarını koruyamazlar. Zaten böyle bir şeyi de yapmıyorlar.
Ama patron sendikacılarının tek çözümleri LİNÇ.
15 Eylül 2015 tarihinde yapılan DİSK BAŞKANLAR KURULUNDAN YENİ BİR LİNÇ KARARI ÇIKTI.
Neymiş efendim; Oya Baydak asla Genel – İş’e geri alınmazmış, DİSK’in önündeki eylem DİSK’in çalışmasını engelliyormuş. BU NEDENLE DİSK’E BAĞLI SENDİKALAR DİSK’İ KURTARACAKLARMIŞ. YANİ DİSK YENİ BİR LİNÇ SALDIRISI ÖRGÜTLÜYOR. BU SEFER DİSK ÜYESİ DİĞER SENDİKALARI DA KULLANACAKLARMIŞ. YAPIN. AMA UNUTMAYIN, ER YA DA GEÇ HESAP VERECEKSİNİZ. KURTULAMAZSINIZ.
Çürüyen çürütüyorda. DİSK / Genel – İş tarafından örgütlenen linç saldırısı yetmezmiş gibi şimdi de DİSK’e bağlı diğer sendikalarla birlikte linç yapacaklarmış.
İşte patron sendikacılarının gerçek yüzü budur. En büyük düşmanları devrimcilerdir. Çünkü devrimciler onların yüzündeki sahte işçi dostu maskesini yırtıp atanlardır. Patron sendikacılarının gerçek yüzünü devrimciler göstermektedir.
HALKIMIZ; İŞÇİLER!
Patron sendikacılarının örgütlemeye çalıştığı yeni linç saldırısını önleyelim. Patron sendikacılarını kovalım. Bu patron sendikacıları artık mafyalaşmıştır. Hiçbir değerleri kalmamıştır. Işleri güçleri işçileri satmak, devrimcileri linç etmektir. Bütün enerjilerini linç planları yapmak için harcarlar. Direnen işçileri ve devrimcileri linç etmek için harcadıkları emeğin binde birini işçiler için harcasalardı işçi sınıfı bugün çok daha ileride olurdu. Daha çok haklara sahip olurdu.
BU VESİLE İLE TTB, TMMOB VE KESK’E ÇAĞRIMIZDIR!
YENİ LİNÇ SALDIRISINDAN SORUMLUSUNUZ. İLK LİNÇ SALDIRISINDA AÇIKÇA LİNÇÇİLERE DESTEK OLDUNUZ. LİNÇÇİLERE SAHİP ÇIKTINIZ. İŞTE ŞİMDİ YENİ BİR LİNÇ SALDIRISI ÖRGÜTLENİYOR. EĞER BU LİNÇ SALDIRISI GERÇEKLEŞİRSE SORUMLULARDAN BİRİ DE SİZ OLACAKSINIZ. ÇÜNKÜ LİNÇÇİLERE CESARET VERDİNİZ. UNUTMAYIZ. SORUMLUSUNUZ.
İŞÇİLER, HALKIMIZ…
İşte bugünkü DİSK Başkanlar Kurulu toplantısında yapılan tartışmalar. Okuyun ve DİSK’in yöneticilerini tanıyın.
Daha önce DİSK Başkanlar Kurulu tarafından bir heyet atanmış ve yaşanan sorun ve çözüm yolları üzerine rapor hazırlaması istenilmiş. Bugün hazırlanan bu rapor başkanlar kurulunda tartışılmış. Linççi patron sendikacıları başta KANİ BEKO, REMZİ ÇALIŞKAN, ARZU ÇERKEZOĞLU, NEBİLE İRMAK ÇETİN olmak üzere MADEN-SEN Başkanı TAYFUN GÖRGÜN yazılı raporun yok sayılması ve ortadan kaldırılmasını tartıştırmıştır. Çünkü yazılı rapor OYA BAYDAK’ın işe geri dönüş talebinin haklı olduğu ve genel-İş Sendikasındaki işine geri alınması yönündedir. Işte Başkanlar Kurulunun demokrasisi bu kadardır. Rapor işlerine gelmemiş ve yok etmeyi ortadan kaldırmayı düşünmüş ve tartışmışlardır. Raporu hazırlayan komisyon üyesi sendikacıların karşı çıkması üzerine rapor imha edilmemiştir. Ama rapordaki görüşleri dikkate almamayı ve Oya Baydak’ın kesinlikle Genel-İş’teki işine geri dönemeyeceği kararı alınmıştır.
Raporun yok edilmesini öneren ise DİSK / MADEN – SEN Genel Başkanı TAYFUN GÖRGÜN!
Şu Soma Maden Ocakları katliam davasının duruşmasına bile gelmeyen Tayfun Görgün. Maden katliamından sağ kurtulan işçilere sahip çıkmayan, işçiler adeta zorla DİSK’e üye olmaya çalıştıkları halde hiç bir şey yapmayan Tayfun Görgün…Maden işçilerinin kanını içen…. Tayfun Görgün’e sorun; senin demokrasin bu mu? Rapor işime gelmezse yok ederim. Siz böyle mi çalıştınız? Böyle mi sendikacılık yapıyorsunuz? Ne zamandan beri işçilerin işten atılmasına, direnen işçilerin ve devrimcilerin linç edilmesine destek olmaya başladın? Kimsin sen? Sana ne diyelim? Mafyacı mı diyelim? Neden aklına başka bir çözüm gelmez? Senin faşist MHP’den, polisten, patronlardan farkın ne?
Yine toplantıda söz alan DİSK / LİMTER – İŞ Başkanı Kamber Saygılı sorunun Devrimci 1 Mayıs Platformuna taşınmasını, sol kurumların desteği alınarak linç saldırısı örgütlenmesini önermiş. Kamber Saygılı, seni iyi tanıyoruz. Sen Tuzla’da tersane işçilerinin direnişine önderlik eden sendikanın başkanı değil misin? Orada direnen işçiler farklı mı? Orada direnen tersane işçileri polisin linç saldırısına uğramıştı. Orada da tersane patronları imajımız zarar görüyor diyerek saldırı talimatları verdiler. Şimdi de aynı şeyi sen yapıyorsun. Neden? Ya sen ne yapıyorsun? Nedir hesabın açık söyle. Düşmanlığının nedenini açık söyle. Hemen söyleyelim biz hiç değişmedik. Dün ne isek bugün de oyuz. Dün direnen tersane işçilerinin yanındaydık, Tuzla’da idik. Şimdi de direnen işçilerin yanındayız.
İŞÇİLER, HALKIMIZ;
Biz kolay kolay kimseye patron sendikacısı demeyiz. Kani Beko, Remzi Çalışkan bu sıfatı büyük emekler harcayarak kazandılar(!). Işte işçi sınıfının tarihine suç olarak kayıt edilen ve unutulmayacak olan suçları:
- İzmir’de Büyükşehir Belediyesi işçilerini sattılar. Işçiler satıldıklarını anlayınca sendikayı basıp yakaladıkları yöneticileri dövdüler.
- Şişli Belediyesi işçilerinin kazandığı genel kurulu belediye başkanı Mustafa Sarıgül’le işbirliği yaparak sattılar. Genel kurulu iptal ettirdiler. Mustafa Sarıgül’le birlikte ortak liste çıkartıp kazandırdılar.
- Beşiktaş Belediyesinin şirketi BELTAŞ’ın kapanıp işçilerinin taşerona geçirilmesini belediye başkanıyla birlikte başardılar. Işçiler şimdi taşeron işçisi.
- Kendi işçileri Oya Baydak’ı sadece devrimcilerle dostluk yapıyor diye işten attılar.
- Işten attıkları için direnen işçiye linç saldırısı örgütlediler. 1.000’er TL vererek Diyarbakır, İzmir, Mersin’den getirdikleri insanlarla linç saldırısı örgütlediler. 20 devrimci yaralandı.
- 1 mayıs’ta işçileri polisin karşısında bırakıp eylemi erken bitirmeye çalıştılar. Halk onlara rağmen çatışmaya devam etti.
- Haziran ayaklanmasında “portakal gazı kanser yapıyor” diyerek halkı polisin karşısında bırakıp kaçtılar. Portakal gazını halk yedi.
- Tutsak düşen devrimcileri ” İş Kanunu emrediyor” diyerek işten attılar. Halbuki İş Kaununda böyle bir düzenleme yok. Nitekim Soma’da 301 madenciyi katleden Soma Kömürleri tutuklu mühendislerine halen maaş ödüyor.
Son olarak LİNÇ GÜRUHUNA HATIRLATMAK İSTERİZ;
Cahillik yapmayın. Tarihe bakın. Eğer linçlerle, faşist saldırılarla sonuç alınabilseydi devlet sonuç alırdı. Patronlar sonuç alırdı. İşçilerin direnişlerine saldıranlar patronlar ve onların işbirlikçileridir. SİZ DE PATRONLAŞTINIZ. Linç örgütleyenler kaybetti, yenildiler. Çünkü tarihsel olarak yeniklerdir. Siz de öyle. Siz de tarihsel olarak bir ölüsünüz. Işçi sınıfının sizi sırtından atması uzun sürmeyecektir.
Suçlarınızın yarattığı direnişin çözümü basittir. Istifa edeceksiniz. Işçi sınıfına ve devrimcilere karşı işlediğiniz suçların hesabını vereceksiniz.
DEVRİMCİ İŞÇİ HAREKETİ