Adına ”gelişmiş” denilen ve yine adına ”gelişmekte olan” denilen ama aslında ”gelişmiş” olanların seviyesine asla ulaşamayacak olmalarını aralarındaki mesafenin her sene büyümesiyle anladığımız, sonuç itibarıyla emperyalist ve onların işbirlikçisi ülkelerin oluşturduğu Grup 20, bu sene ” kapsayıcı, sürdürebilir ve güçlü büyümenin anahtarı” teması başlığı altında Antalya, Belek’te toplanıyor.
Emperyalistler 1975’den beri ekonomi zirveleri düzenliyor. Ancak sonuç hiç değişmiyor. Gelir dağılımı adaletsizliği artarak ve şiddetlenerek devam ediyor.
G7, G8 VE G20 gibi emperyal kuruluşlar, dünya halklarının sorunlarına hiç bir zaman çareler aramadı.
Daha önce 8 kez ve 8 ayrı tema başlığı altında toplanan G20’nin aldığı kararlar mevcut sömürü sisteminin önündeki engelleri aşma ve yeniden düzenleme amacı taşımıştır. Zenginin daha zenginleşmesi anlamına gelen bu durumu, OECD’nin 2015’de yayınladığı gelir dağılımıyla ilgili hazırladığı yıllık rapor açıkça ortaya koymaktadır.
G20 ülkelerinin büyük çoğunluğunun da üyesi olduğu OECD’nin (Ekonomik işbirliği ve Kalkınma Örgütü) yayınladığı rapora göre üye ülkelerdeki nüfusun en zengin %10’u nüfusun en fakir %10’undan daha fazla kazanıyor. Örneğin bu raporda, G20 üyesi olan Meksika 30 kat ile listenin en başında gözüküyor. Keza, ABD 19 kat ile üçüncü , Türkiye 12 kat ile beşinci, İtalya 11 katlık oranıyla sekizinci ve yine İngiltere ve Japonya 10 katlık oranıyla listede üst sıralarda görünüyor.
Ancak, dünyanın en büyük 50 bankasının toplam mal varlığı Türkiye’nin de içinde bulunduğu 187 ülkenin gelirine denk düşüyor ve en zengin 3 kişinin servetleri en yoksul 48 ülkenin milli hasıla gelirinin toplamını aşıyorsa. Yaratılan bu gelir dağılımı adaletsizliğinin kaynağını da kolayca bulmuş oluruz.
İşledikleri suçların büyüklüğünü bildikleri için bugün Antalya’nın bir bölümü karantina altındadır. Zirve dolayısıyla Belek-Kadriye “kırmızı bölge” ilan edildi. Katılımcıların korunması adına 11 bini polis, kalanı da jandarmadan oluşan 12 bin güvenlik personeli görev yapacak. Ancak bu önlemler bile korkularını yatıştırmaya yetmiyor. Alınan önlemler ise şöyle
– Zirve boyunca Türk Hava Kuvvetleri’nin Konya’dan kalkacak Havadan İhbar Kontrol uçağı E-7T, Antalya semalarında sürekli uçacak. Gövde üzerinde özel radar taşıyan uçak, minik insansız hava araçlarına kadar tehditleri havadan takip edebilecek.
– Acil durumlarda müdahale içinse Antalya Havalimanı’nda havadan-havaya füzelere sahip F-16 uçakları hazır bekleyecek.
– Ayrıca İngiltere’deki Amerikan üssünden İncirlik’e intikal eden F-15C Eagle savaş uçakları da bu operasyona destek verebilecek.
ABD Donanmasına ait aynı zamanda balistik füzeleri vurabilen füze taşıyan USS Donald Cook gemisi de olacak.
Akdeniz’in doğusunda balistik füze tehdidine karşı seyirde olacak.
Okuduğunuz üzre, asalakların korkuları o kadar büyük ki, onlara en güvenli yer olarak fare deliğini gösterseler orada toplanacaklardır, bundan eminiz.
Örgütlenmeliyiz. Halkın öz örgütlülükleri olan Halk Meclislerinde örgütlenmeliyiz. Ki bu asalakların ülkemize ayak basmaları bile bir mucize olsun. Lakin, emekçi halkın örgütlü gücüyle birleşmiş devrimci şiddet yenilmezdir. Bu temelde şekillenen bir örgütlülük ise böyle bir mucizeye mahal bile bırakmayacaktır.
OKMEYDANI HALK MECLİSİ