Bir dergi gerçeğin sesi, adaletin sesi, haklının ve direnenlerin sesi… Boğulmak isteniyor. Burjuvazinin kaypak, pragmatist gazete ve dergileri gibi olmasını, önünde eğilmesini istiyor. Mahirlerden bugüne bir tarihi, geleneği yaratanların sesi olan dergimizin kalemi hep dik oldu. Hiçbir güç karşısında eğilmedi ki bu gün eğilsin. Faşizm sonunu gördükçe korktukça saldıracak ve saldırıyor. Hem de iki ay bile olmadan iki defa yaşanan bu saldırı, baskın, gözaltılar ne kadar korktuklarını da gösteriyor.
Ne oldu Ozan yayıncılığın bürosunu darmadağın yaptınız, çalışanlarını ve misafirlerini gözaltına aldınız. Beyinlerimizdeki, düşüncelerimizi mi yok ettiniz, teslim aldınız. Aksine her yaptığınız hareket, her adımınız öfke ve kinimizi, hesap sorma isteğimizi büyütmekten başka bir işe yaramadı, yaramayacakta. Devrimcileri gözaltına alarak Yürüyüş dergisini susturamazsınız. Yürüyüş dergisi halkın örgütlü sesidir. Yeryüzündeki bütün ezilenleri yeryüzünden silmeniz gerekiyor. O da imkansız…
GÖZALTILAR, BASKILAR, TUTUKLAMALAR BİZİ YILDIRAMAZ!
GÖZALTINA ALINANLAR SERBEST BIRAKILSIN!
YÜRÜYÜŞ DERGİSİ HALKIN HAKLI SESİDİR! SUSTURULAMAZ!
AMED HALK CEPHESİ