Dilek Doğan, İstanbul Küçükarmutlu’da 18 Ekim 2015 günü sabah saat 4.30’da, AKP’nin katil polisleri tarafından vurularak ağır yaralanmıştı.
Ankara katliamının ardından, sözde ‘canlı bomba’ operasyonları yapan AKP’nin katil polisleri, yine bir şafak vakti emekçi halkımızın mahallelerinde terör estirmiş, ‘terör operasyonları’ adı altında halkımızın evlerini basmıştı. Dilek Doğan, bu operasyonlardan birinde, ailesiyle birlikte evinin bahçesinde otururken ve evlerinin kapısı açık olduğu halde, evlerine girmeye çalışan katil sürüsüne karşı direnmiş ve eve galoş giyerek girmelerini istemişti. Bu sırada, işkenceci olduğu bilinen ve lakabı ‘Karadayı’ olan polis tarafından hedef gözetilip göğsünden vurulup ağır yaralanarak komaya girmiş ve yaşam mücadelesi vermişti. 1 hafta boyunca ölüme karşı direnen Dilek Doğan, 25 Ekim 2015 Pazar günü hayatını kaybetmişti.
Dilek Doğan için Hamburg Halk Cephesi tarafından 1 Kasım 2015 Pazar günü bir anma gerçekleştirildi. Anma, sunuş konuşmasıyla başladı. Sunuş konuşmasının ardından, Pablo Neruda’nın Bir Ceza İstiyorum şiiri eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu. Dilek Doğan’ın ölümüne ilişkin Halk Cephesinin açıklamasının ve bir şiirin okunduğu anmada, İstanbul Bağcılar’da yine bir operasyonda, teslim olmayı reddettiği için polisler tarafından katledilen Günay Özarslan’ın ve Dilek Doğan’ın katledilmelerine ve cenazelerine ilişkin bir sinevizyon izlendi. Sinevizyonun ardından Halkın Hukuk Bürosuyla telefon bağlantısı gerçekleştirilerek, Dilek Doğan’ın vurulmasından sonra yaşananlara ilişkin bilgi alındı.
75 kişinin katıldığı anmada Dilek Doğan’ın akrabaları ve köylüleri de yer aldı. Katılanların karşılıklı olarak, duygu ve düşüncelerini paylaştığı anma, hep birlikte söylenen şarkı, türkü ve marşlarla devam etti. Dilek Doğan özelinde, yaşanan tüm katliamların, yaşadığımız acıya rağmen öfkemizi bilediği ve katillerden er ya da geç hesap sorulacağı, Dilek Doğan’ın Ağabeyinin; Dilek’in cenazesinde de belirttiği gibi, Dilek’in var olan binlerce abisi ve ablasının katillerden bir gün mutlaka hesap soracağı vurgulandı. Anma, dağıtılan yemek ve aşurenin ardından sona erdi.