HER DİRENİŞ ALANINI SÖKEREK ALACAĞIZ, İŞİMİZ DE ALANLARIMIZ DA BİZİMDİR!
Kamu emekçileri tarihi bir süreçten geçiyor. Bir yandan iş güvencemizin kaldırılmasına dönük bir dizi saldırı hazırlığı sürerken, diğer yandan bir gecede çıkarılan KHK’lar ile on binlerce kamu emekçisi sorgusuz sualsiz işinden, ekmeğinden ediliyor.
Bunca saldırının yaşandığı bu dönemde, yurdun dört bir yanında onurlu, aydın kamu emekçileri saldırılara cevapsız kalmadı. Türkiye’nin dört bir yanında kamu emekçileri işleri, onurları için mücadele ediyor. Nuriye Gülmen’in Ankara Yüksel caddesinde yaktığı direniş ateşi Malatya’da, Düzce’de, Bodrum’da, Aydın’da, İstanbul’da büyüdü. Kamu emekçileri OHAL’de kaygıyı korkuyu değil, umudu büyüttü.
Direnme hakkı bedellerle kazanıldı. Alanları emekçilere yasaklamak isteyen faşizm, bir kez daha yenilgiye uğradı. Baskıya, işkenceye, gözaltılara rağmen, kamu emekçileri meydanlardan, mücadeleden vazgeçmedi. Yüksel, Aydın ve İstanbul’da sürekli devam eden gözaltı terörünün son bulmasından sonra, 74 günde 74 gözaltının ardından 3 gün boyunca gözaltına alınmayan Malatya’daki emekçiler 3 gün boyunca halkın sahiplenmesini, adaletsizliğin halka anlatılmasının etkisini hazmedemeyen işkenceci Malatya polisi tarafından tekrar gözaltına alındı.
Beş ayı aşkın süredir devam eden kamu emekçilerinin direnişi, son bir ayda bir üst aşamaya evrildi. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça aylardır yürüttükleri mücadelelerini 9 Mart’ta süresiz açlık grevine çevirdiler. Onların bedenlerini açlığa yatırmaları, yalnızca kendi işlerini geri almak için değil aynı zamanda kamu emekçileri üzerindeki tüm baskı ve saldırıya bir başkaldırı oldu. Mücadele etmekteki inanç ve ısrarları kamu emekçilerinin zafere dair umutlarını, düşmanın ise korkularını büyüttü. Açlık grevine engel olmak için komplolar düzenlediler. Henüz açlık grevi başlamadan sözde bir operasyonla gözaltına alındılar ve günlerce keyfi şekilde bekletildiler. Cevapları son derece netti, koşullar ne olursa olsun zafer kazanılacaktı. Açlık grevi planlanan tarihten iki gün önce nezarette başladı ve 36 gündür de aynı inanç ve kararlılıkla devam ediyor.
Açlık grevinin devam ettiği bu 36 günde, direniş mücadeleyi, mücadele dayanışmayı, dayanışma da umudu büyüttü. Yurdun dört bir yanında eylem alanlarından kamu emekçilerinin haklı direnişlerinin sesi yükseliyor. Gün gün direnişe omuz verenler, haklının yanında saf tutanlar çoğalıyor.
Gün korkunun değil cesaretin günüdür.
Gün yılgınlığın değil umudun günüdür.
Gün yalnızlığın değil dayanışmanın günüdür.
Şüphesiz ki, zafer kaçınılmaz. Gün gün büyüyen mücadele, umut zaferi tırnakla söküp koparacaktır. Tarih bir kez daha zulmedenleri değil, zulme isyan edenleri yazacak.
YAŞASIN AÇLIK GREVİ DİRENİŞİMİZ!
EMEKÇİYİZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ!
KAMU EMEKÇİLERİ CEPHESİ