Sevgili Annelerimiz;
Bizler sizin doğurup, büyüttüğünüz, parasız eğitim ve sınavsız gelecek kavgasına katılmış Liseli Dev-Gençlileriz. Genciz, hem de çok genç. Çoğumuzun yaşı henüz 18 bile değil. Tıpkı Berkin, tıpkı Uğur, tıpkı Ceylan gibi… Ama kocaman yüreklere sahibiz.
Açlığın, yoksulluğun ve zulmün içinden geldik hepimiz. Daha gözümüzü açtığımız ilk anda karşılaştık sömürüyle. Bizim gibi ülkelerde doğan bebekler bile borçlu doğarmış. Tabi ki de bu tabloyu ne biz ne de siz yarattınız. Bu tabloyu yaratanlar binlerce emekçinin sırtından geçinen, yüzlercemizi madenlerde katleden, katilleri mahkemelere bile çıkartmayan uşaklar ve Amerika’dır.
Biz bu zulmü küçük yaşta gördük ve bu mücadeleye katıldık. Gençliğimizi size göre belki daha yaşayamadık. Ama inan ki çok mutlu olduğumuz, her şeyin en güzeli en safını yaşadığımız bir yerdeyiz.
Bu yüzden mücadelemizin her anında sizden destek bekliyoruz.
Bu kavgada yer alan yiğit annelerimizi de unutmuyoruz. Halk Kurtuluş Savaşının 2 çocuklu annesi Fadik Adıyaman’ı ve başta Şenay ve Gülsüman analarımız olmak üzere bizimle birlikte bu mücadelede bedel ödeyen tüm annelerimizi unutmuyor zaferimizi bir kez de onlar için kazanacağımızı belirtmek istiyoruz.
Tüm annelerimizin ellerinden öperiz.
Saygı ve Sevgilerimizle.
LİSELİ DEV-GENÇ