TAYAD’lı Aileler olarak YÖK’e karşı evlatlarımızın yanında olduğumuzu, 6 Kasım Cuma günü saat 14.00’de Taksim Galatasaray Lisesi önünde yaptığımız açıklamayla gösterdik. Okunan açıklama halk tarafından ilgi ile dinlenildi, hatta bir gencimiz açıklama okunurken eyleme katılarak destek verdi. Basın açıklaması “ANALARIN ÖFKESİ KATİLLERİ BOĞACAK, HALKIZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ, PARASIZ EĞİTİM İSTİYORUZ ALACAĞIZ, KAHROLSUN YÖK YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ, YAŞASIN DEV-GENÇ YAŞASIN DEV-GENÇLİLER” sloganları ile sona erdi.
Eylemde okunan açıklamanın metni:
AKP faşizmi evlatlarımızı katlediyor! YÖK’e Karşı Evlatlarımız İçin Boykottayız!
6 Kasım 1981 yılında Amerikancı faşist cunta tarafından kurulan YÖK, 34 yıldır üniversite gençliğini teslim almanın bir aracı olarak faaliyet göstermektedir. Sadece öğrencileri teslim almak değil aynı zamanda bilimsel üretim yapan, soran sorgulayan, aydın yetiştiren üniversiteleri, gerici burjuva ideolojisinin ellerine teslim etti. Türkiye’de gelişen sosyalist hareketin önünü almak ve örgütlü halkı sindirmek için yapılan 1980 darbesinin en önemli ayağıydı YÖK kanunu. Bu kanun, üniversitelerde bağımsız demokratik eğitim anlayışı yerine faşist devletin eğitim anlayışını getirmeyi hedefleyen faşist bir kanundu.
Haklarını arayan, düşünen, örgütlenen, sorgulayan evlatlarımız YÖK kanunuyla birlikte okullardan atıldı, eğitim hakları ellerinden alındı. Okullardan atılmakla kalmadılar hapishanelere işkencehanelere atıldılar. Evlatlarımızın hapishanelerde yaşadıklarının canlı tanığıyız. YÖK kanunuyla üniversitelere saldıran faşizm, hapishanelerde de falakayla, elektrikle, hücrelere atarak, kol bacak kırarak, katlederek evlatlarımızı teslim almaya çalışıyordu.
YÖK’ün kuruluşunun üzerinden 34 yıl geçti ve hala üniversiteler YÖK kanunuyla idare edilmekte. Düşünen sorgulayan örgütlenen evlatlarımızı teslim almak için hala faşist yasalar çıkarmaya yeni politikalar belirlemeye devam ediyorlar.
Gezi halk ayaklanmasında faşist AKP’ye tepkilerini gösteren milyonlarca genci teslim almak için binlerce gaz bombası kullandı, yüzlerce gencimizi yaraladı, 11 evladımızı katletti. Daha yakın zamanda sonuçlanan Gezi Davasında 244 kişiye hapis cezası verildi, daha önce de yüzlercesi tutuklanıp F tipi hapishanelere konmuştu. Faşizmin en çok korktuğu şey gençlerin örgütlenmesi ve bilinçlenmesidir her zaman. Bu yüzden saldırmaktan, katletmekten, tutuklamaktan hiç çekinmez.
YÖK kanunundan sonra yine de bir türlü teslim alamadığı evlatlarımızı, bu kez de 2000’de açılan F tipi hapishaneler saldırısıyla teslim almaya çalıştı. 19 Aralık katliamında 28 devrimciyi gözlerimizin önünde katletti, F tipi tecrit işkencesine karşı direnen 122 evladımız ölüm orucu, feda eylemleri ve faşist saldırılarda şehit düştü. Yüzlercesi sakat kaldı.
Devlet hala evlatlarımızı teslim almak için saldırmaya devam ediyor. AKP döneminde 241 çocuk polis tarafından katledildi. Kobane eylemlerinde, Cizre’de, Ankara’da evlatlarımız katledilmeye devam ediyor. Daha 2 hafta önce faşist AKP gencecik evladımız Dilek Doğan’ı katletti. Faşizm Dilek’i neden katlettiyse, YÖK’ü de aynı sebeple kurmuştu; halkı teslim almak. Dilek nasıl teslim olmadıysa zalimin kabadayılığına biz de teslim olmayacağız. “Her seferinde, öyle kafanıza göre davranamazsınız.” diyeceğiz. Dilek’i katledenler hakkında hiçbir ceza vermeyecek AKP, daha önce katlettiği yüzlerce insanın hesabını vermediği gibi. Ama biz bütün evlatlarımızın hesabının sorulacağından eminiz.
Öyle bir düzende yaşıyoruz ki, evlatlarımız artık üniversiteye bile gidemiyor çünkü daha üniversite çağına gelmeden katlediliyorlar. Kaldı ki katledilmeseler dahi üniversiteye gidecek, çocuğunu okutacak parayı bulamayan yoksul aileler çocuklarını üniversiteye bile gönderememektedirler. Bugün yoksul mahallelerde üniversite, gençler için tam bir hayal haline gelmiş durumdadır. Daha genç yaşta umutları tükenen milyonlarca genç, asgari ücrete bir ömür boyu çalışmaktan başka bir seçenek görememektedir. Bu umutsuzluk yüzünden birçoğu uyuşturucuya bağımlı hale gelmekte, kendini televizyon dizileri, futbol maçları, uyuşturucu ve alkol yoluyla uyuşturmaktadır. Parası olmaya eğitim alamamakta, parası olup da üniversiteye gidenler de bilimsel olmayan gerici, piyasacı, bireyci, faşist bir eğitim anlayışıyla baş başa kalmaktadır. Bulunduğu okulda düşüncelerini ifade etmek isteyen, örgütlenen, sorgulayan gençlere cezalar yağdırılmakta, bu şekilde özgür düşünenler cezalandırılmaktadır.
Örgütlendiği için, sorguladığı için, hesap sorduğu için, adalet istediği için, parasız eğitim istediği için, halkın yanında yer aldığı ve sömürüye karşı çıktığı için eğitim hakkı elinden alınan, tutuklanan, gözaltına alınan, işkenceler gören, katledilen evlatlarımızın ve ailelerinin yanındayız. YÖK’ün, F tipi hapishanelerin, iç güvenlik yasalarının, TOMA’ların, akreplerin, gaz bombalarının olduğu faşist bir ülkede her 6 Kasım’da biz de boykottayız. Tüm halkımızı da boykota davet ediyoruz.
ANALARIN ÖFKESİ KATİLLERİ BOĞACAK!
HALKIZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ!
PARASIZ EĞİTİM İSTİYORUZ ALACAĞIZ!
ADALET İSTİYORUZ ALACAĞIZ!
KAHROLSUN YÖK YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN DEV-GENÇ YAŞASIN DEV-GENÇLİLER!
TAYAD’lı Aileler