Viyana Direniş Çadırı Günlüğü
3 Eylül (14. gün)
Bu sabah hem Yabancılar Polisi’ne gelenler hem de sokaktan geçenlerin çoğu Türkiyeli. Hem yabancılar polisine gelenler hem de turist olarak gelenlerle tanışıyoruz. Bir de Yunanlı gençle tanıştık, Türkiye’de kalmış 2 yıl. İnsanın kendi dilinde konuşması ne güzel, anadilim olmasa da benim dilim… İmza attıktan sonra yanındaki arkadaşlarına da föyü uzatmasını istedik. “Onlar yabancı, anlamazlar” dedi. Gülüştük, kim kime yabancı, insanlık ailesi birbirine yabancı olur mu hiç?
Her gün birkaç kişi gelip elimizi sıkıp başarılar diliyor, kucaklaşanlar oluyor. Ama bugünkü Amerikalı kadını hiç unutamayacağım, sanki kollarıyla değil de kalbiyle sardı bizi. Belki de devletinin dünya halklarına çektirdiklerinin özrünü diler gibi…
Telefonda İstanbul numarası görünce açtım hemen. Patron sendikacılığına karşı direnen Oya Baydak’ la konuştuk. Sınıf bilinciyle direnen proleter ablamız, sesinizi duyduğumuza çok mutlu olduk. 40 imza topladık, 220 bildiri dağıttık. Pasaportumu ve seyahat özgürlüğümü geri alana kadar devam edeceğim teşhire ve direnişe…
Bugün gazetelerde öyle bir fotoğraf var ki, anlatmaya ne kalem yeter ne yürek… Aylan çocuk, kardeşin ve annenle birlikte seni kıyıya vurduranları bilemeyeceksin belki; ama biz biliyoruz. Unutmayacak ve affetmeyeceğiz, kuşkun olmasın…
Viyana Direniş Çadırı – 4 Eylül (15.gün)
Bu sabah yine Pasaport müdürlüğünün önü kalabalık. Türkiyeli yaşlı bir amcaya bildiri verdik, Büyük Birlik Partili olduğunu ama bizi desteklediğini söyledi, Avusturya’da yaşadıklarından dert yandı. Biz de bir insanın hem sağcı hem de doğruluktan yana olduğunu söylemesinin çelişki olduğunu söyleyip bizi duruma düşürenin kendi devletimiz olduğunu yaşamımızdan örnekleyerek anlattım. İmza verdi ve keşke elimden fazlası gelse de yapsam diyerek ayrıldı.
2 kişiye eylemimizin nedenini anlattık, hemen imza atmak istediklerini söylediler. Hukukçu oldukları için süren işlemlerimizle ilgili bilgi aldılar, kendileri de ilgileneceklermiş. Yaklaşık yarım saat konuştuk; ama bir türlü inanamadılar söylediklerimize. Süresiz oturumu olan bir insana pasaport nasıl verilmez diye şaşırdılar. Konuyu araştırıp bilgi vereceklermiş.
Graz’dan bir arkadaşımız telefonla aradı, hukuki bir gelişme olup olmadığını sordu, sağolsun insanlarımız yakından ilgileniyorlar. Sokaktan geçen bir grubun Türkçe konuştuğunu duyunca hemen yanlarına gittik. Birbirlerine ‘Donna Donna çalıyor, duyuyor musun’ diyorlar. Evet, Dünya Devrim Şarkıları’nı biz çalıyoruz dedim. Dersimli bir aile gezmek için gelmiş, hepsi imza verdi, ailelerine internet üzerinden imzalatacaklarını söylediler. Aynı yörenin insanı olmamızdan kaynaklı daha yakın davrandıklarını itiraf etmeliyim. Kısa zaman önce memlekettelermiş. Yoğun bir günün ardından oraların havasını da solumuş olduk, ne mutlu…
NOT: EvinTimtik` in direniş çadırı, Passcenter der Regionaldirektion binası önünde (Wasagasse /Berggasse`nin kesiştiği köşe) her gün 10.00 – 18.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.
Çadır Tel : (00 43) 681 106 362 51
E-mail : evin.asylstreik@gmail.com
Facebook:Evin Asyl
Online imza için kısa link: http://chn.ge/1Lwp3ll
Viyana Pasaport Bölge Müdürlüğü Tel: (0043) 1 42792 96-7300